Yerel seçim sonuçları tartışmaları devam ederken, itirazlar sırada beklerken AKP’liler büyük bir iştahla Cumhurbaşkanı seçim değerlendirmeleri ve açıklamaları yapıyor. Yangından mal kaçırma operasyonu adeta. Sanki Cumhurbaşkanlığı’nı alıp memleketi terk edecekler.
Yolsuzluk dosyası kenarda bekleyen Tayyip Erdoğan değilmiş gibi. Hırsıza atmak bedava! “Yerel seçimlerde en yüksek oyu aldılar ya, genel seçim olsa %50’nin üstünde oy alacaklar ya, herkes tek seçeneğe Tayyip Erdoğan’a koşacak ya, ilk turun da seçilecek ya vay efendim şimdi Başbakan nasıl etkisiz ve yetkisiz kılınacak.”. AKP’liler aynen böyle konuşuyor.
Sonuçta bir Cumhurbaşkanı var, orda duruyor. Fakat AKP’lilere göre zaten Abdullah Gül kim ki? Gül diyor ki “ben değerlendirme yapmadan bir şey diyemem. Kendi kendime aday olmadım.” Mehmet Ali Şahin, Bekir Bozdağ, Mehmet Metiner sırayla programları dolaşıp Erdoğan’ın mükemmel ötesi adaylığını anlatıyor.
Hırsızlık dosyamız nasıl kapacak? Dünyada neler olacak? Suriye ile durumlar nasıl gelişecek? Faizler ve enflasyon ne aşamaya gelecek? Halk seçimlerle ilgili ne diyecek? Muhalefet partileri ne diyecek? Türkiye’de seçime kadar ne gelişmeler olacak? Diye devam edecek iktidar partisinde olması gereken dünyalık haller bunlarda yok. Adeta uzayda yaşıyorlar.
Yav siz hangi ara başkanlık sistemine geçtiniz? Aktif bir Cumhurbaşkanı pasif bir Başbakan modeli ne zaman oldu? Gül ne zaman elendi? Yasa ne zaman yapıldı? Abdullah Gül Başbakanlığı ne zaman oldu? Geçici dönem için Bayburt’un milletvekilini Başbakanlık koltuğuna ne zaman getirdiniz? Her şey olmuş bitmiş Türkiye’de yaşayan milyonlarca insanın haberi yok. Bayburt milletvekili “evet Başbakanlık yapmaktan onur duyarım” falan açıklamaları yapıyor. Tanıtımı yapılıyor. “Allah akıl fikir versin” denir ya. Tam uyuyor.
AKP’lilere göre halk zaten başka alternatifleri değerlendiremez. Koşulsuz seçeceği için halkın seçtiği bir Cumhurbaşkanı’na yani Erdoğan’a uygun yasa yapılması gerekir. Mecliste çoğunlukta olduklarından o yasa da banko çıkacak. Anayasa Tayyip Erdoğan için yapılacağı için cillop gibi olacak. Ama twitter yasağını kaldıran Anayasa kötüdür. Erdoğan ona saygı duymaz. Onun iç işleri bakanı Anayas’yı çiğneyerek polis şiddeti ile memleket yönetmiştir.
***
AKP bilmiyor mu sandıkta muhalefetin onu yakaladığını? Tüm olabilecek kanunsuz uygulamalarına rağmen Ankara’da önemli bir aşamaya gelindiğini görüyorlar. Büyük bir telaşla Cumhurbaşkanı seçim sonuçları açıklanmış gibi davranmaları bu yüzden. Televizyon programını bile tek tek oturup arayan bir Erdoğan her şeye karar verme tahtına kondurulmalı. Onu arkasından kovalayan muhalefete karşı çok çok acil olarak. Herkes ama herkes susturulmalı.Durumları bu.
İşte ben bu esnada ekranlardan siyaset yapmayı, örgütlü olmayı, siyasi partileri karalayan Cüneyt Özdemir gibi gazetecilere hayret ediyorum. Nasıl olacak peki bu tablo karşısında? Onu bağlamıyor ki halkı bağlıyor. Partisizliğe çağrı yaparken muhalefetin de muhalefetliğini beğenmezler. Muhalefet önceki seçimlere göre önemli bir farkı ortaya koymuştur ama bunun hiçbir önemi yoktur. Buyrun sizi muhalefet partilerinden birinin başına geçirelim. Tamam tamam ucundan bir sorumluluk alsanız, yok onu da almaz.
Bu görüş şu zamanlarda çok çok ilkel kalıyor. Araştırmacı Adil Gür bile diyor ki anket çalışmalarımızda halkımızın en rahat konuştuğu ve kendini ifade etmek istediği alan siyaset oluyor.
Sandık için bu kadar itirazların yükseldiği bir seçim yaşadık. Genel değerlendirmeye komplo değil nesnellik hâkim. Cumhurbaşkanlığı seçimleri de AKP’nin değil toplumun konusudur. Hep beraber göreceğiz.