Komşularla Sıfır Sorun Diyen AKP’ye Kim İnanır?
Suriye tarafından kaza ile düşürüldüğü söylenen uçak sonucunda Türkiye’nin illâki öcünü alması gereken bir tutum bekleniyor. Neden?
Güçlü devlet görüntüsünün zedelenmemesi için. Arkası bir türlü kesilmeyen, olan hep halka olan bir kapitalizm döngüsüdür bu “güçlü devlet” balonu. Kaç insanın canına, malına kastedilen savaş politikasıdır.
Güçlü devlet politikası gereği Irak’ı işgal eden Amerika’ya Irak halkı güçlü olmanın ne demek olduğunu göstermiştir.
Şimdi hesaplar yapılıyor. Savaşa girerek güçlü devlet siyasetimi kazandırır yoksa savaşa girmeden diplomatik gözdağı vermelerle mi atlatsak? Amerika ne der bu işe? NATO’da borum nasıl öter? Ortadoğu’da esen model ülke havası ne olacak?
Bugün uçağını keman yayı gibi olmuş Suriye topraklarına yollayan Türkiye hükümeti bir felakete daha imza atmanın derin bir sessizliği içerisindedir. Savaşı kaşımanın bir oyun gibi geçip gitmeyeceğini görmüştür.
Ulusal cephenin ulusal sözcüleri Türkiye’nin façasının derdinde. Zaten onlara göre son kertede dağlar dümdüz edilmeli Kürt Sorunu çözülmeli.
Komşularla sıfır sorun vaadi ile iş başı yapan AKP Hükümeti artık çok gerilerde kaldı. Hele de füze kalkanı koyarak büyük hasmâne tutumlara İran ile Rusya ile yelken açtığını düşünürsek. İsrail, Irak ile olan gerginlikler de ayrıca bir gerilim hattı.
Amerika’nın belli başlı gazetelerinde (Washington Post) yer alan belli başlı yetkililerinin ağızından Türkiye üzerinden Suriye’deki muhaliflere silah dağıtıldığının bilgisi bu kadar yaygınken hükümetler arası gerilimin büyümesi de kaçınılmaz ebetteki. Bir ülkenin iç savaşında daha fazla kan akmasına sebep oluyorsun daha nasıl bir gerilim olabilir ki?
Uçak düştüğünden beridir üç gün geçti, Başbakan bir açıklama yapamadı.
Roboski’de 34 insanın üzerine bombalar yağdırıldığında da uzun süre ses çıkmamıştı nasıl bir açıklama ile üstü örtüleceği beklenmişti. En son artık Başbakan’ın korkunç kürtaj açıklaması ile kapatmaya çalıştı.

 

Halkına Bomba Yağdıranlar
AKP’lilerin Suriye Hükümeti’ne en çok sinirlendikleri tarafı; halkını katleden bir hükümet olması. Peki kendi topraklarında Kürt halkına Roboski’de bomba yağdırmış, tüm demokratik kurumlarını bitirmeye dönük binlerce tutuklama yapmak ne yana düşmektedir?
Suriye topraklarında düşen uçağın da Roboski’deki uçağın da düğmesine devletin zirvesi basmıştır. Vur emirleri birinci elden verilmiştir.
Ne Türkiye ne Suriye elini sakınmamıştır.
Hiçbir masum insanı düşünmeden savaş denemesi yapmıştır. İster Amerika eliyle ister Amerika yönlendirmesiyle, ister Amerika’nın oyunuyla olsun sonuç değişmemiştir.
Amerika gibi Türkiye de, Suriye de, Suriye’nin arkasındaki Rusya da milyonlarca dolarlık silahlarla hiçbir halkı düşünmeden kullanmak üzere sırada beklemektedirler.
Suriye’deki Halklar Nasıl Kurtulacak? Ölümleri Her Yerde Nasıl Durdurmalıyız?
Şimdi Mavi Marmara’da İsrail ile ne olduysa benzer bir gelişme olacak. Muhaliflere yönelik silahlandırma politikası daha fazla açığa çıktığı için önlem alması gerekecek. Bu gerçekleri açığa çıkarmak bizlere düşer.
Suriye’deki yaşanan iç savaşı durdurmak için dünya çapında kardeşlik mücadelesini büyütmekten başka çare yoktur.
Ellerinde bombaları olan hükümetleri durdurmaktan, bombalayan hükümetlerden hesap sormaktan başka çare yoktur.
Hesap sorulmadığı sürece daha büyük bombaları, daha fazla insana yağdırmaya devam edecekler.
Halklar birbirleriyle kardeştir. Dünyayı kurtarmanın umudunu yeşertirler.
Kapitalistler birbirlerine düşmandır. Birbirlerine nişan alırken gözlerini kırpmazlar.