11 işçi kardeşimizi kaybedeli bir yıl oldu.

Öfkesi büyüyeli tam bir yılı geçti.

Bu davanın peşini bırakmayacaklar çoğaldı.

Aileler ve hesap soranlar acımasızca işleyen bu düzene kılıçlarını kaldırdı.

Ahmet Yağal'ın eşi Selma Yağal, asgari ücretle işçilik yapan oğlu Ramazan, henüz dört buçuk aylık olan oğlu Ahmet ve ablası Pembe Yağal.

Seyfettin Topal’ın abisi ve İsa Topal’ın amcası İdris Topal.

Sevdin Özen’in akrabası Metin Özata.

Diyorlar ki ölüm döşeğinde olsak da koşacağız hesap sormaya.

Elleri kan içinde, alınlarından ter eksik değilken amansızca bir hayat çabası gösterdi 11 işçi kardeşimiz. Milyonlarca işçi kardeşimiz gibi.

Gözlerinin önünde iki iş arkadaşını kaybetmesine, içi içini yemesine rağmen çalışmaya devam etmek zorunda kaldı Ahmet Yağal ve diğer kardeşlerimiz.

Milyonlarca işçi kardeşimiz ayaklanmadığı için Başbakan, Çalışma Bakanı, Esenyurt Belediye Başkanı çok rahatlar.

Sanıyorlar ki bu böyle sürer gider. Rahatımızı bozan olmaz.

İşsizliği ölüm gibi gösterip, çalışan işçileri her tür insanlık dışı koşula razı olacakları düzene mahkûm etmek istiyorlar.

Faruk Çelik diyor ki "Eğer asgari ücrete mahkûmsan 800 TL geçimine yeter de artar."

O kadar emin, o kadar korkusu yok, o kadar arsızca ki bu açıklama!

O kadar da uzun değil.

İşte o utanç abidesi gibi dikilen Esenyurt Marmara AVM'nin karşısına dört buçuk aylık oğlu Ahmet ile Selma kardeşimiz dikildi.

Başbakan insanlık anıtı heykelini yıkana kadar, gelsin bu insanlık ayıbı olan 11 işçinin can verdiği Marmara AVM’yi yıksın.

Başbakan madem 400m. koşan atletlere ödüller veriyor.

İnsanüstü çaba gösterip, kan ter içinde bu inşaatları diken işçilere ödüller versin.

Onlara ana sütü gibi hakları olan geçinecekleri ücreti, ana sütü gibi hakkı olan güvenceli çalışmayı sağlasın.

Başbakan sağlamayacaksa kim sağlayacak?

Asıl memleketi omuzlayan bu bileklerdir.

Ahmet Yağal'ın kız kardeşi diyor ki benim kardeşimin kanı var girmeyin oraya, alışveriş yapmayın!

Gitmeyin kardeşler, biz keselim bunların cezalarını.

11 can gitmiş nerede bu işçilere zamanında ağız dolusu vaatlerde bulunan hükümet yetkilileri?

AVM açılışlarından eksik olmayan Esenyurt Belediye Başkanı, Çalışma Bakanı Faruk Çelik, Başbakan Tayyip Erdoğan nerede?

Onlar işçilere mezar olan inşaatları yapan ECE Türkiye Genel Müdürü Andreas Hohlmann’a ödül verirken varlar.

Onlar işçilere mezar olan inşaatın taşeronu Kayı İnşaata ödül verirken varlar.

Göz boyamayı bırakın açıklayın nedir bu adaletsizlik?

Kaçamayacaksınız bu sorulardan!

Kaçamayacaksınız kararlı Selma'nın arkasına katarak yarattığı mücadeleden.

Kaçamayacaksınız İşçi Ölümlerine Son Platformu’nun ilan ettiği mücadeleden.

Kaçamayacaksınız taşeron sistemini yargılamaktan.

Kaçamayacaksınız ödül verdiğiniz patronların yargılanmasından.

Kaçamayacaksınız “neyse” deyip tüm toplum tarafından yuhalanmaktan.

Kaçamayacaksınız "güzel öldüler" lafının sürekli lanetlenmesinden.

Kaçamayacaksınız her işçinin hayatı güvende olana kadar bizlerden.