Hakan Öztürk / hakanozturk1871@gmail.com / 2015.10.20
AKP’nin olabildiğince milliyetçilik yapması gerekiyor.
Böylelikle oyunu yükseltmeyi hedefliyor vaziyette. O oyunu yükseltmek istediğinde milliyetçilik dozunu yükseltiyor ve toplumun bir kesimi bunu gayet kolay yiyebiliyor. “Ne oldu da milliyetçi olduk, savaşçı olduk bu kadar” demiyor.
Milliyetçilik bizde korkunç bir paket.
Yasakçı oluyorsun derhal, polise herkesi dövdürtüyorsun, şehirlere özel timlerle dalıyorsun, yasal partileri terörist olmakla suçluyorsun, ev aramasında insanlar öldürüyorsun… Liste inanılmaz bir şekilde uzatılabilir.
Şimdi bu pakete mitinglerde insanları toplu halde katletmek de dahil oldu.
Toplumun bir kesimi bu “milliyetçiliğe” bakacak, bu gaddar olabilme seviyesine bakacak ve AKP’ye oy verecek. AKP’nin Kürtlere, solculara, Alevilere ne kadar korkunç şeyler yapabildiğini gözleriyle görecek. Nihayetinde bundan memnun kalacak ve oyunu AKP’ye verecek.
Ne kadar insanlıktan uzaklaşmış ve ne kadar utanç verici bir senaryo.
*
Kırşehir’de bir insanın kırtasiye dükkanı darmadağın edilip, ateşe veriliyor.
Suçu ne? Sadece ve sadece Kürt olmak. Polis hiç oralara uğramıyor. Her şey olup bittikten, dükkan yandıktan sonra geliyor. Şu aşağılama, dışlama, her zulme reva görme düzeyine bakınız.
Bir başka Kürt dövülüp Atatürk büstüne çıkarılıyor ve büstü öpmeye zorlanıyor.
Bunu kim kime yapar?
Köle olsa bile son peygamber bunu ister mi?
Mustafa Kemal “bunu bana yaptırın” der mi acaba?
Biz kardeştik, etle tırnak gibiydik, “devlet zaten ne yapmıştı” ki birilerine ama bunları gayet kolay yapıverdik.
Hep “huzur İslam’daydı”. Bu, dağlara taşlara, arabaların arka camına bol miktarda yazılmıştı ama Ankara Garı’nın önünde miting için toplanan solcular bombalarla havaya uçuruldu.
Başbakan denen kişi diyor ki “bu patlamadan sonra oylarımız yükseldi”.
Yani “bizimkiler, milliyetçilik isteyenler, ümmetçilik isteyenler iyi yaptığımızı düşünüyor”.
Yani “bize iyi yoldasınız dediler”.
Yani “biz buna devam edebiliriz”.
Zaten devam ederek geldiler. Diyarbakır, Suruç, Ankara… Neden devam etmesinler ki? Kürdün, Alevinin, solcunun kilosuna para mı verdiler?
*
İnsan patlamadan sonra oyumuz yükseldi demeye utanır.
İnsan kendi oy aldığı toplumsal kesim böyle gözüksün ister mi?
Normalde “bizim kesim de bu olaya çok üzüldü” der.
“Muhafazakar insanlar bu olaya çok tepkili” der.
“Nereye gitsem ‘bu olay bir daha olmasın’ denildi bana” der.
Ama “bak oylarımız bu sayede yükseldi” demez. İnsan olma vasfı varsa demez. Vampir değilse, demez. Kan içici değilse demez.
Yüz insanın parçalanarak öldüğü ondan çok daha fazlasının yaralandığı olaydan yarar elde ettiğini söylemez.
De ki, insanların böyle korkunç bir şekilde ölmesinden yararlanıyorsun. De ki, başkalarının ölmesi seni bilakis kanlandırıyor canlandırıyor. De ki, sen böyle yükselebiliyorsun…
Bu Alfred Hichcock stratejisini nereye kadar sürdüreceksin?
Daha kaç bomba patlatabileceksin? Al bütün mitingleri sen kendin yap. Biz miting yapmasak da olur. Bizim miting yapamayışımız bile yeter sana. Biz öldürüleceğimiz için miting dahi yapamazken, sen miting yapsan ne olur yapmasan ne olur?
Yaptığın mitinglerde sözüm ona “kardeşliği” nasıl anlatacaksın? Eşit dövüştüğümüzü nasıl iddia edeceksin?“Bunları yapmasam ne olur ki” diye düşünüyorsun değil mi?
Tarih, sosyoloji ve siyaset bilmiyorsun. Bitik durumdasınız.
Bu sahne; kan, çamur, ateş fışkıran uzun bir korku filminin son sahnesi.