Yeni anayasa hazırlanıyor. Solcular ne yapmalı?
“Biz sadece devrimden sonra yapılacak anayasayla ilgileniriz” demek mümkün değil.
Mevcut anayasanın ne hale getirileceğiyle de ilgilenmeliyiz.
En ideal bir anayasa yapılmasını sağlamak kolay değil elbette ama bir yerinden yakalamalıyız. Yakalamaya çalışmalıyız.Anayasaya gücümüz yetmez diyorsak, sayabileceğimiz başka birçok şeye de gücümüz yetmez.
Sol anayasa meselesini gündemine çok net bir şekilde almalıdır. Bunu olabildiğince diğer sol yapılarla ve Kürt hareketiyle birlikte gerçekleştirmek için uğraşmalıdır.
Bu sürece başlarken ilk yapması gereken, tüm muhalefetin “bu da benim anayasa metnim” diyebileceği bir belgeyle ortaya çıkmasıdır. Bu onun AKP veya diğer düzen partileri kadar bir iddiası olduğunu ortaya koymaya başlamaktır.
AKP’yi bütün toplum adına ve bütün toplumun iyiliği adına konuşabilmekten düşürmeliyiz. Bu da bütün toplumun iyiliği adına ancak bizim konuşabileceğimizi iddia etmekle başlar.
Bütün toplumun iyiliği ve güzelliği adına solcular ve Kürt hareketi konuşabilir ancak.İyilik ve güzellik adına konuşabilmek için de, yazmalıyız.
Bir anayasa metni yazmalıyız.
Bu toplumun %99’una hitap etmek istiyorsak anayasa konusu bizim bir numaralı konumuzdur.
Çünkü anayasa herkesin sorunudur.
Sömüren ve ezenler dışındaki bütün topluma hitap etmekten, hem Türke hem Kürde hitap etmekten, hem Aleviye hem Sünniye hitap etmekten bahsedenler anayasa işine girmelidir.
Eğer sadece birleşmekten bahsetmiyorsak, birleşip de mücadele etmekten bahsediyorsak.
Demokratik ve emekten yana bir anayasa yaratmak mücadelesi: konusu olan bir mücadeledir. Konusu olmayan bütün birlik girişimlerini her halükarda beşe katlar.Sol ve Kürt hareketi bu gerçeklik seviyesine sıçramalıdır.
Devrimci anayasa metni olmadan, devrimci bir anayasa mücadelesi olmaz.
Eğer mücadelenin parçalı olmasından şikayet ediyorsak, parçaları birleştirecek konu: anayasadır.
Peki anayasa metni nasıl yazılır?Anayasa metni devrimci siyasi örgütler, entelektüeller ve bütün muhalefet güçleriyle birlikte yazılır.Bunları birleştiren, demokrasi ve emekten yana anayasa mücadelesi başarılı olacaktır.
78 gün Ankara’daki çadırlarda emeğinin hakkı için direnen Tekel işçisi anayasa metnini yazmaya çağırılmalıdır.
Ana diliyle konuşmak ve eğitim görmek, hem kardeş hem de özerk olmak isteyen Kürt halkı anayasa metni yazmaya çağırılmalıdır.Yok sayılmaya karşı direnen, zorunlu din dersleri kalksın diyen Alevi toplumu anayasa metni yazmaya çağrılmalıdır.
Deremizi neden kurutuyorsunuz diyen, suyuna doğasına sahip çıkan Karadeniz köylüsü anayasa metni yazmaya çağırılmalıdır.
İşsizliğe, harç zamlarına, YÖK’e karşı çıkan; üniversiteler bizimdir diyen gençlik anayasa metni yazmaya çağırılmalıdır.
Kadın cinayetlerini durdurmak için mücadelede eden, örgütlü kadın hareketini yaratmak için çalışan kadınlar anayasa metni yazmaya çağırılmalıdır.
Kendilerine odaklanmış ayrımcılık ve nefreti bertaraf etmeye çalışan ve kendi derneklerini yaşatma çabası gösteren LGBTT toplumu anayasa metni yazmaya çağırılmalıdır.
Bunu emekçiden ve demokrasiden yana bir odak yapabilir.
Bu çağrılanların yazdığı anayasayı yapabilmek, yaptırabilmek için gözü kara olmak lazım gelir.(Ama bu çağrılanların enine boyuna tartışarak yazdığı anayasayı, birkaç arkadaşın kafa kafaya verip yazıverdiği yazıyı değil.)
Bütün muhalefet güçlerinin, bütün iyiyi ve güzeli savunanların anayasası, bütün bir toplumda etki yaratmayı hedeflemeli.
Büyük gazeteler ve televizyonları zorlayacak bir pozisyon edinerek konuşmalıyız.
Sağlam bir yerde durup, doğru bir açıdan bastırabilirsek bizi tutan çemberi kırabiliriz.
Bu anayasa mücadelesi bizleri birleştirebilir.
Bu anayasa mücadelesi bizi ilerletebilir.
Hedef toplumun %99’udur.