Seçimlere gitgide yaklaşıyoruz.

Muhalifler seçimlerde bir sonuç alabilmemiz için gereken çabayı göstermemek üzere her yöne savrulup duruyor.

Gezi Direnişi ortaya çıktı değerlendiren yok.

Park Forumları ortaya çıktı değerlendiren yok.

Neredeyse herkes forumların akamete uğramasını bekliyor.

Ah şu forumlar bitse de kendi kuytularımıza çekilsek. Yine vatandaşı kendi mekanlarımıza çağırsak.

Evli evine, köylü köyüne evi olmayan sıçan deliğine…

Bir şeyler değişmiş olmasa. Aman ha aman.

Eskiden çok iyiydik ya.

*

Seçim bitince yine kafa kol ilişkilerine başlayacağız. Ahbap çavuş ilişkilerinden örgüt çıkaramaya çalışacağız.

Hele şu seçimler bir geçsin. Sen bizimkileri o zaman gör.

Niye ortak aday göstermeye çalışmıyoruz? Bakın sıkı durun derindeki cevabı veriyorum.

E biz falanca kesim olarak aday göstereceğiz, o da hepimizin ortak adayı olacak işte.

Demokrasinin “d”si var mı peki bunda? Yok.

Bu söylenen metodun önceki yıllarda CHP’nin uyguladığı metottan bir farkı var mı? Yok. Ustamın adı Hıdır, elimden gelen budur.

Peki böyle yapacağımıza ortak adaylarımızı forumlarda belirlesek daha doğru değil midir? Öyledir.

Aslına bakarsanız demokratik olmaktan, liberal olmaktan, halkın karar süreçlerine katılmasından bahsedecek olursak bazı kesimler mangalda toz bırakmaz.

Akıl Frengistan ama saltanat yine Al-i Osman.

*

Gürsel Tekin, Mustafa Sarıgül’ün CHP’den İstanbul Belediye Başkanı adayı olabilmesiyle ilgili, Gezi’de pozisyon almadığı yönünde bir eleştiri yaptı.

Kendisi nedir, nasıldır, ne yapmıştır ayrı bir tartışma konusu ama ortaya koyduğu ölçü son derece yerindedir.

Bu ölçü hala bizim sözüm ona gerçek solda ortaya çıkamadı.

Bunu şöyle anlıyorum. Solun büyük bir kesimi Gezi Direnişi sonrası ortaya çıkan forumları, doğrudan demokrasinin zemini, halk iktidarının nüveleri, Gezi Ruhu’nun devamı olarak tanımladı.

Bu çok güzel. Ne var ki aynı solun bir kısmı şimdi forumlar kendini var etmesi için hiçbir emek sarf etmemiş bazı kişileri aday olarak düşünüyor.

Böylece aday olabilecek insanların bir kısmı, kendi önünde engel olabilecek forumların eriyip gitmesini bekliyor.

Forumların halka söz, yetki, karar hakkını kullanmasını sağlayacak niteliği onlar için elbette ki hiç önemli değil.

Halkın inisiyatifi yerine “bizim kafadaysan Giresun’a vali bile olursun” mantığını yaygınlaştırmaya çalışan çevreler, gerçekten böyle düşünen insanlar yaratıyorlar.

Gezi’de ve forumlarda ne yapıp yapmadığın değil, kimlerin kafasına yakın olduğun belirleyici artık.