•Dünyayı yok etmeye çalışanlar ile dünya yok olursa diye alternatif olarak uzaya koloniler kurmak isteyenler aynı kişiler.
•Savaş çıkaranlar ile barışı sağladığını iddia edenler aynı kişiler.
•Her yerde darbe yapan amma velakin sıra kendilerine gelince bir zamanlar el ele verip mezara gömdükleri demokrasiyi diriltmeye çalışanlar aynı kişilerdir.
Şahit olduklarımız ve daha da şahit olmaya devam edeceğimiz trajediler kabul ediyorum ki çok karmaşık.
Yaşanılanları özetlemek veyahut saydamlaştırmak neredeyse olanaksız.
Onlar kendilerini kurtarmak için milyonlarca insanı heba ederler.
Ama nedense “halkı kurtaracağım, bataklığı temizleyeceğim” yalanı dillerine pelesenk olmuştur.
**
Malumunuzdur ABD’de Trump fanatikleri ortalığı karıştırmakla kalmadılar, bizim Erdoğan fanatiklerini anlamamıza da kılavuzluk ettiler.
Dünya çapında Trump gibi bir deliyi savunmak AKP’lilere kalmış durumda.
Savunmakta o kadar da haksız sayılmazlar aslında, Trump ile Erdoğan arasındaki benzerlikler o kadar çoktur ki kimin Trump kimin Erdoğan olduğunu anlamak bir hayli zor.
Eğer bir gün CHP adayı Cumhurbaşkanlığı seçimlerini kazanırsa, Erdoğan halkı galeyana getirmek için sosyal medyayı kullanamayacak diye üzüldüler Erdoğan fanatikleri.
“Trump’ın hesaplarını askıya alanlar kim bilir Erdoğan’ın hesaplarına neler yapar” diye iç geçirdiler.
Muhalefetin çıkaracağı dersler
Biliyorsunuz ki CHP oldu olalı Oblomov’un izinden gidiyor.
Oblomovculuk üşengeç olmak değildir, üşengeç olmayı seçmektir.
CHP’nin hafife alınmayacak bir kitleye sahip olduğunu iktidar biliyor.
Ama maalesef CHP’nin kendisi bunun farkında değil.
Ne zaman seçimler yaklaşsa ortalıkta “eğer CHP kazanırsa iç savaş çıkacak” komplo teorileri dolaşmaya başlıyor.
Sonuç olarak muhalif kesim korkutulmaya, sindirilmeye çalışılıyor.
İktidarın muhalifleri sindirme ve korkutma stratejileri epey ilgi görüyor haliyle.
Muhalefetin, bu yavan stratejilere karşılık ne yaptığı sorusu hala çözüme kavuşmuş değil.
Bizce muhalefetin aklında bu stratejik komplolara karşı donanımlı bir politik program yoktur.
Çünkü muhalefetin “en yakın seçimde gidecekler” sloganı güçlü bir temele dayandırılmış değildir.
‘Bırakalım ölüler(akp seçmeni) kendi ölülerini(akp’yi) gömsünler’ irrasyonelitesini geride bırakmayan muhalefet, elbette seçmen gözünde iktidara alternatif olarak gözükmüyor.