Seçim zamanı işçi kardeşlerim diye naralar atıp vaatler verenler seçimi kazandıktan sonra ilk iş olarak işçileri işten atmaya koyuldular. Bu belediyelerden biri de Üsküdar Belediyesi.
Üsküdar Belediyesi tarafından işten atılan işçiler tam 12 hafta boyunca her salı belediyenin önünde işlerini geri istediler. İşçilerin bu direnişini belediye başkanı görmedi ya da görmezden geldi desek daha iyi olur.
Peki belediye başkanı bu işçileri neden işten attı? Aslında parayı elinde bulunduranlar bir işçiyi işten atmak istiyorsa elinde gerekçesi çoktur. Halkın seçtiklerinin halkı işten atması, başkanlar düzeninin bir göstergesi. O belediyeleri yönetmeye değil belediyenin patronu olmaya oturuyorlar, bu bir gerçek.
Bir diğer taraftan ise bu belediye başkanı işçileri görmezden gelme cüretini nereden buluyor diye sorsak aslında cevap kolay. Bu ülkenin yasaları da devleti de işçilerin yanında değil parayı elinde bulunduranların yanında. İşçiler işlerine geri dönmek için dava açtıklarında bile kaç yıl bekliyor.
Peki bu yasalar hep onların yanında mı olacak? Bu devlet ne zaman işçinin emekçinin yanında olacak? Evet bu düzen devam ettikçe bu böyle olacak. Ancak devrimci gençler işçilerin haklarını savunmasını da belediye başkanlarından hesap sormasını da bilir...
Ekonomiz krizde belediye işçilerini kapıya koyan ama hiçbir şey olmamış gibi “görevine” devam eden Hilmi Türkmen, yine tüm sevimliliği ile bir etkinlik organize etmiş. Gençleri Haluk Levent’le buluşturan Türkmen’e gençlerin soracağı birkaç soru vardı.
Yolu işçi sınıfının yolu olan devrimci gençler işçileri görmezden gelenleri deftere filan yazmadı ya da emek verenler ülkenin başına geçince sorar demediler. Gençler çıkıp başkanın karşısına tek tek “Üsküdar Belediyesi’nde 150 işçiyi neden işten attığının hesabını vereceksin” dedi. “İşçileri neden attın?” sorusunun karşısında elbette yine yalanlar geldi. Ancak o sorular soruldu. Türkmen ve onun gibiler, gittikleri her yerde bu sorularla karşılaşmaya hazır olsunlar.
Her an enselerindeyiz. Üsküdar Belediyesi Başkanı Hilmi Türkmen sanıyordu ki ben bu işçileri işten atarım hiç kimseye de hesap vermem ama öyle olmadı. Soru karşısında eli ayağı birbirine karıştı.
Her yerde işçilerin hakkını gasp edenlere sorulan sorular olacak, o sorulara gerçek cevaplar veremedikleri sürece madara olmaya da devam edecekler. O seçim dönemleri yine gelecek, başkan patronları emekçiler o oy pusulalarında yine görecek. Hangi partiden olursa olsun, emekçileri görmeyen, gerçek bir halk yönetimi kurmayan her başkan o tokadı yiyecek.
*EHP Gençliği'nin Hilmi Türkmen'e sorularını sordukları videoyu izlemek için buraya tıklayın.