24 Haziran seçimlerinden sonra özellikle gençlerde oluşan umutsuzluk ve karamsarlığın geçici olacağı yönündeki yorumlar çokça yapılıyordu. Şimdi görüyoruz ki, öyle de oldu. Seçimlerden sonra geçici öfkeye, karamsarlığa kapılan gençlerden şimdi eser yok.

Seçimlerden sonra hız kesmeden çalışmalara başlayan Erdoğan’a cevabı mezuniyetlerinde açtıkları pankartlarla gençler verdi. Biz burdayız ve mücadeleye devam ediyoruz dedi.

***

Tek adam rejimi geldi mi? Geldi. Gelir gelmez gençleri etkilemeye başladı mı? Başladı. Erdoğan, tek adam olur olmaz üniversiteleri kendine bağladı. Sonrasında da tutuklanan ODTU’lü arkadaşlarımızla, kayyum rektörlerle icraatlara başladığını biliyoruz. Bu icraatlardan da anlaşıldığı gibi, üniversitelerdeki baskı ortamı bu yıl daha da artacak mı? Evet o da olacak.

Seçimden seçime koşarken politize olmaması imkansız olan gençler, referandumda “Hayır” için nasıl mücadele ettilerse, üniversitelerini böldürmemek için nasıl binlerce genç bir araya gelip #ÜniversitemeDokunma dediyse, 24 Haziran seçimlerinden önce nasıl sabah-akşam bildiri dağıtarak, afiş yaparak kendi gelecekleri için kendi sözlerini söyledilerse; şimdi de öyle olacak. Tek adamın karşısında gençler bilimi, demokrasiyi savunmaya devam edecek.

Yani gençlerin de artan baskıya karşı elleri armut toplamayacak. Uzağa gitmeyelim, geçtiğimiz yıl olanları hatırlayalım. İstanbul Üniversitesi, Gazi Üniversitesi gibi köklü üniversitelerin de içinde bulunduğu bazı üniversiteleri bölüp isimleri değiştirmek isteyen AKP iktidarının karşısında gençlik durdu. Üniversiteleri bölünmesin diye haftalarca Beyazıt Meydanı’nda bir araya gelen, Meclis’e gidip açıklama yapan gençler şimdi; AKP-Saray rejimine karşı da öyle mücadele edeceklerdir. Tek adam varsa gençlik var.

***

Gençler şu an havaların güzelliğine kapılmış, yaz okulunun gerilimine girmiş ya da memleketlerine dönmek zorunda kalmış gibi gözükebilir. Ama tüm bunlara rağmen ve tüm bunlarla birlikte yine de mücadele etmekten duramazlar. Sosyalizm için hareket edenlerin “Biraz da ara vereyim” lüksü olamaz.

Tek adam rejimi gelmişken, şimdi oturup bekleme zamanı değil. Şimdiden harekete geçip elimizdeki imkanları sonuna kadar kullanmalıyız. Sonra geç kaldık dememek için yeni döneme hazırlanmalı, artan baskılar karşısında çözüm yollarını bulmalıyız.

***
Geçtiğimiz günlerde Milli Eğitim Bakanı “Böyle sistem olmaz, liseye giriş sistemini değiştireceğiz” diyerek planlarını açıkladı. Her milli eğitim bakanının ilk işi, kendinden önceki sınav sistemini değiştirmek oluyor. Bu bakan da şaşırtmadı. Yeni Milli Eğitim Bakanı ve Gençlik ve Spor Bakanı’yla biz gençleri nasıl bir dönemin beklediği ortaya çıkıyor. Ama oturup AKP-Saray rejiminin yapacaklarını beklemeye gerek yok. Gençliğin gündemini tek adamın ellerine bırakmayarak, kendi gündemlerimizi kendimiz belirleyebiliriz.

Gençliğin de, toplumun tüm kesimleri gibi, en büyük sorunu yeni rejim. Ama ekonomik kriz kapıdayken yetmeyen KYK bursları, artan genç işsizlik, kısıtlanan ifade özgürlüğü ve daha niceleri için, gençliğin sorunlarına çözüm bulmak için mücadele etmesini engellemez. Bu yüzden de gençliğin hiç de oturup bekleyecek vakti yok, yol yakınken kendi hedeflerini belirlemeli ve çalışmaya başlamalıdır.

***
24 Haziran seçimleri istediğimiz gibi sonuçlanmasa da barajı geçen HDP, CHP’nin 40 yıllık yüzde 30 barajını aşan Muharrem İnce ve mobilize olan bir toplum varken oturup kaybettiklerimize yanamayız. Bu yüzden gençler nasıl şimdiye kadar seçimlerin aktif politik özneleri olarak seçim çalışmalarının içinde yer alıp kendi gelecekleri için mücadele ettilerse bundan sonra da öyle olacak.

Şimdi de yerel seçimlere giderken aynı şekilde seçim sürecinde başı çeken gençler olacaktır, olmalıdır. Seçimin erken ya da zamanında yapılması farketmez, şimdiden rehavete kapılmadan, gençler seçim sürecinin içinde yerini almalıdır.

Şimdiye kadar tek adam rejimine karşı, referandumda, 24 Haziran seçimlerinde geri kalmayan kendi politik hattını belirleyen onun için mücadele eden sosyalist hareketin zaten yılgınlığa ve kararsızlıklara ayıracak vakti yok, şimdiden çalışmaya başlamalıdır.