Makina Mühendisleri Odası (MMO) Enerji Çalışma Grubu tarafından hazırlanan rapora göre; son zamların ardından elektrik ve doğalgazda meydana gelen fiyat artışları, Ankara’da asgari ücretin yüzde 17.7’sine ulaştı. MMO Başkanı Yunus Yener, yüzde 18 KDV oranı ile TRT vergisinin kaldırılmasını, yoksul ailelere enerji desteği verilmesini ve ücretli çalışanların maaşlarının artırılmasını talep etti.

TMMOB'ye bağlı Makina Mühendisleri Odası’nın Enerji Çalışma Grubu, elektrik ve doğalgaz fiyatlarında yaşanan artışa ilişkin “Elektrik ve Doğal Gaz Fiyatları ve Zamları İnceleme Raporu”nu yayımladı.

Raporda, 1 Ekim’de yapılan son zamların ardından bir ailenin aylık elektrik faturasının bir önceki aya göre yaklaşık 11 TL artarak en az 137,4 TL’yi bulduğuna dikkat çekildi.

Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu’nun (EPDK) 10 yıldır uyguladığı tarife değişikliklerinin 3 ayda bir yapılması kararına uymadığı belirtilen raporda, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın “Çok zorunlu olmadıkça kasım ve aralık ayları içinde elektrik ve doğalgaz fiyatlarının artırılmayacağı” yönündeki beyanının ardından EPDK’nin de “mevzuata göre kasım ve aralık aylarında zam öngörülmüyor” açıklamasında bulunmasının ciddi ve tutarlı bir yanının olmadığı ifade edildi.

Aylık en az elektrik ve doğalgaz faturası 284 TL

Rapora göre, 1 Ekim’de gerçekleşen zammın ardından değişik tüketici gruplarına uygulanan elektrik tarifeleri (vergi ve fonlar dâhil olmak üzere), bir önceki zammın uygulandığı Eylül 2018’e göre yüzde 9–18,5 oranlarında, 2018 yılı ilk on ayı itibariyle de yüzde 45,0–72,3 oranlarında arttı.

1 Ekim 2018 itibariyle 2017 Eylül ayına göre en yüksek oranda artış ise yüzde 72 ile sanayi (orta gerilim) elektrik fiyatında yaşandı. Mesken elektrik fiyatında yüzde 44,2; Başkent Gaz abone satış fiyatında yüzde 38,6; BOTAŞ serbest tüketici satış fiyatında yüzde 29,5 oranında artış meydana geldi.

1 Ekim sonrası değişik tüketici gruplarına uygulanan doğal gaz tarifelerinin 2018 yılı içindeki artış oranları da yüzde 29,52–112,5 oldu. Bireysel (kombi) ısıtmanın yaygın olduğu Ankara’da, bir konutun Ekim 2018 için geçerli olan KDV dahil 1,6070 TL/m3 gaz satış fiyatı üzerinden yıllık doğal gaz faturası en az 1.766 TL’ye, aylık ortalama doğal gaz faturası ise en az 147 TL ulaştı. Asgari ücretin 1.603,12 TL olduğu Türkiye’de asgari yaşam standardındaki dört kişilik bir ailenin aylık doğal gaz ve elektrik faturası, başkent Ankara’da en az 284 TL’ye vararak  asgari ücretin yüzde 17,7’sine tekabül etti.

Enerjide özelleştirme ve dışa bağımlılık ortadan kalkmalı

TMMOB Makina Mühendisleri Odası Başkanı Yunus Yener, rapora ilişkin yaptığı yazılı açıklamada yaşanan zamların önümüzdeki süreçte ücretli çalışanlar ve küçük özel işletmeleri derinden etkilemeye devam edeceğini belirtti. 

Yener, genel olarak enerji, özel olarak elektrik sektörünün toplum çıkarları ve kamusal planlama eksenlerinde yeniden düzenlenmesi gerektiği belirterek enerjide dışa bağımlılığın ortadan kaldırılması için enerji verimliliği yatırımlarının yapılması, teknik kayıpların azaltılması ve bütün bunlar yeterli olmaz ise yerli ve yenilenebilir kaynaklara dayalı enerji üretim tesislerinin yatırımının gerekliliğine işaret etti.

‘Vergiler düşürülsün, ücretler artırılsın’

Doğalgaz ve elektrikte mesken aboneleri için maliyet unsuru olan yüzde 18 KDV oranının kaldırılmasını talep eden Yener, elektrik fiyatlarını artıran, mesken abonelerinin sırtına yıkılan ve kamu yararına değil siyasi iktidarın yayın organı olarak çalışan TRT’ye zorunlu ödenen payların da kaldırılması istendi.

Yener, düşük gelirli konut tüketicileri için doğal gaz satış fiyatlarında sübvansiyon sağlanması gerektiği belirtirken enerji yoksunlarına ise bedelsiz elektrik ve doğal gaz desteği verilmesi gerektiğini söyledi.

Kamu çalışanlarının, işçilerin, emeklilerin ücret ve maaşları ile asgari ücretin, gerçek enflasyon oranlarının çok gerisinde kalan oranlarda artırıldığına dikkat çeken Yener, yapılan zamlar ile bu kesimlerin gelirlerinin hepten gerilediğinin altını çizdi. Yener, kamu emekçilerinin ve tüm emeklilerin maaşları ile asgari ücret ve işçi ücretlerinin yüzde 30–35 enflasyon oranı dikkate alınarak, en az yüzde 40 artırılması, asgari geçim indirim tutarının asgari ücrete eşitlenmesi ve tüm maaş ve ücretlerin asgari ücret tutarı kadar bölümünün vergi dışı kalması gerektiğini dile getirdi.